Konya halkınca da ağır tüketilen ve bilhassa sabah namazından sonra tercih edilen lezzeti, ustaları büyük bir özveriyle kahvaltılara yetiştiriyor. Hünerli ellerde enfes bir tada dönüşen yağ somunu, fırından çıktığı anda eşsiz kokusuyla etrafı sarıyor.
Mayalı etli ekmek hamurundan hazırlanan somun, taş fırında bir mühlet pişirildikten sonra bol ölçüde tereyağıyla buluşturularak tercihe nazaran içi hazırlanıyor. Tekrar üzerine eritilmiş tereyağı sürülüp bol ölçüde susam ve çörekotu atılan yağ somunu tekrar fırına sürülerek uygunca kızardıktan sonra servise hazır hale geliyor.
Vatandaşların isteğine nazaran küflü peynirli, tulum peynirli, pastırmalı, sucuklu, kavurmalı, ballı, helvalı üzere 10 farklı çeşitte yapılan yağ somunu, ismini içine ve üstüne bol ölçüde sürülen tereyağından alıyor. Tarihi Bedesten Çarşısı’nda 17 yıldır bu lezzeti damaklarla buluşturan Vehbi Işıklı, yağ somununa daha çok sabah namazına gelen ve iş yerini erken saatlerde açan vatandaşların ilgi gösterdiğini söyledi.
Bu yöresel pide çeşidini sabahın erken saatlerinde yemenin kentte bir gelenek haline geldiğini belirten Işıklı, günün ilerleyen saatlerinde tatmak isteyenlere de bunu yaptıklarını lisana getirdi.
Yağ somununun Konyalıların vazgeçilmez bir kahvaltısı olduğunu kaydeden Işıklı, “Son yıllarda ünü Türkiye geneline yayıldı. Şu ortalar pandemiden pek fazla olmuyor lakin bu lezzeti tatmaya Konya’ya gelen çok insan var. Paket isteyenler oluyor. Yapıp gönderiyoruz.” diye konuştu.
“Yiyen bağımlısı oluyor”
Işıklı, damak zevkine nazaran yağ somununda iç gerecinin çeşitlilik gösterdiğine, hepsinin de birbirinden lezzetli olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Konya’nın meşhur bir küflü peyniri var. Yağ somununun en revaçta olan çeşidi de klasik küflü peynirle yapılan… Deri tulum ve kaşarla yapılan da seviliyor. Çeşit çok fakat geçmişten geleni ve bunun klasiği küflü peynirle yapılanı.
Pastırmalısı, sucuklusu, kavurmalısı var. Bunların hepsini karıştırdığımız bir çeşit var mesela. İsmine ‘atom’ diyoruz. Yiyen bağımlısı oluyor. Ballısı, helvalısı var. İsteğe nazaran değişiyor. Yaklaşık on çeşit yapıyoruz.”
Yağ somununun büyük bir keyifle tüketildiğini vurgulayan Işıklı, bilhassa birinci sefer yiyenlerin “Böyle bir lezzet yok. Allah’ım bu nasıl bir lezzet, nasıl hoş bir şey” üzere değişik reaksiyonlarına şahit olduklarını tabir ederek, “Sabah namazını kılan arkadaş kümeleri çok gelir. ‘Bir yağ somunu yiyelim, çay içelim, muhabbet edelim’ derler. Eski muhabbetlerle eski dostlukları yad ederler. Bu Konya’nın bir geleneğidir.” sözünü kullandı.
