CHP’li Umut Oran, “Sümeyye Erdoğan’a suikast” iftirasına karşı 7 yıldır yürüttüğü adalet uğraşında haklı bulundu.
Türkiye, 2015 seçimleri öncesi günlerce, periyodun CHP Genel Lider Yardımcısı Umut Oran ve CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzeçebi’nin, “Cumhurbaşkanı’nın kızı Sümeyye Erdoğan’a suikast hazırlığı yaptığı” argümanını tartıştı. Umut Oran, birinci günden itibaren iktidar yanlısı medyanın bu argümanı için “İftira” dedi ve hukuk çabası başlattı. Akşam Gazetesi aleyhine açtığı hakaret ve iftira davası, Bakırköy 2. Asliye Caze Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, habere destek olarak gösterilen uydurma yazışmaları dikkate almadan hakaret ve iftira kabahatinin oluşmadığına karar verdi.
Umut Oran
‘BURADA KAPANMASIN!”
Umut Oran da, kararı temyiz ederek davayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşıdı. Evraka 1. Ceza Dairesi baktı ve haberlerin gerçek dışı olduğu, haberde kullanılan görsellerin de üretildiği argümanının araştırılması gerektiğine hükmederek, mahallî mahkemenin kararını bozdu. Umut Oran, bu kararı SÖZCÜ’ye şöyle kıymetlendirdi:
“Bana kurulan kumpas, 7 yılın sonunda çöktü. Artık de gazetecilik kisvesi altında tetikçiliğe soyunan kelamda gazetecilerin hukuk karşısında hesap verme devri başladı. Lakin bu sorun, komplonun ardındaki gerçek güçler ve emelleri ortaya çıkana kadar kapanmamalı.”
Bu manşetler 2015’teki genel seçimden evvel atıldı. Argüman iktidar yanlısı medya tarafından uzun mühlet gündemde tutuldu. Umut Oran, bunun iftira olduğunu ortaya çıkardı.
‘MÜCADELEM BİTMEDİ…’
“Zira masa başında oturup, büsbütün hayali sözlerle ve geçersiz kanıt üretme teşebbüsleriyle Türk milletini kandırmanın bir bedelinin olduğu görülmeli. Beni ve partimi amaç alan bu alçakça kumpasın bir benzerinin daha imal edilmemesi için husus tüm taraflarıyla araştırılarak hatalılar cezalandırılmalı. Ben, Türk milletinin bu davayı en başından beri (kumpas) olarak gördüğünü biliyorum. Bana gittiğim her yerde gösterdikleri sevgiyi, inancı ve dayanağı asla unutmayacağım. Bu yüzden Türk milletine bir kere daha teşekkür ediyorum. Bütün gayretim, milletimin daha gelişmiş bir ülkede, huzur ve refah içinde yaşaması gayretidir. Uğraşım, devam edecek. Gerçekler büsbütün ortaya çıkacak.”
